Ayrılıkların arasına yenisi girdiğinde başına giren ağrıdan
başka düşündüğün şeylerde olur çoğu zaman.Mesela ertesi sabah kalktığında
aklında nelerin olacağı,çünkü öncesinde biliyoruzdur aklımızda O olacaktı ama
artık O yok ve düşüncelerin rotası değişecektir.Bazen bir yazı okuruz
gözyaşlarımızla ve bazen de gözyaşlarımız olur yazılarımızla aktarılır… Hangisi
olduğunu bilmiyorum ama ikisini bir arada yaşamak varsa işte tamda burada
oluyor.Sevgi yeterdi çoğu zaman ayakta tutmaya bu binayı yanına Aşk eklenince
soğuktan bile korurdu binayı..Ve ayrılık denen sert rüzgar geldi karşımıza eğer
sarılsaydık bunları aşardık bize zarar gelmezdi.Ama korkaktık uzaktan bakarak
kaybettik birbirimizi yıktık güven odalarını ve özlemimizi.Geriye sadece harabe
bir ilişki ve kurtulmaya çalışan iki ruh bıraktık ,kurtulabilene aşk
olsun.Olsun tabi Aşk olsun başka ne olacaktı ki ? Elimizde olan en büyük nimet
olan Aşk olacaktı ki olmadı.Başarılı bir yıkım daha oldu iki çift el daha
bıraktı birbirini ve iki çift göz daha gözyaşlarıyla boğuştu saatlerce..Değer
miydi hepsine ? Şüpheli, belki evet belki hayır ama dönüp düşündüğünde değerdi
hem de hepsine. Yastığa başımızı koyduğumuzda sevdiğimiz şarkılar çalmayacak
aklımızın odalarında ,sevdiğimizin sesi yankılanacak sokaklarda.Geceler daha
tatlı gelecek gündüzlerden çünkü geceler sizi anlar hiç ses çıkarmadan
dinler..Karşılıklı sustuğumuz olacak gecelerde ne o ses verecek ne de siz
sadece karanlık… Ah o karanlık elinizi uzatsanız beklediğiniz insana uzanacak
gibi ama aslında uçsuz bucaksız bir yerdir karanlık.Ve elinizin tekrar yere
düştüğünü fark edince sessizlik bozulur ve sizi bekleyen rüyalara doğru
yolculuk edersiniz-size en yakın olduğu rüyalara doğru- Uyanınca aynı monotona
döndüğünüz için bir kez daha küfredersiniz adalet’e ve sistemin kölesi olmak
için yaşarsınız-ne kadar yaşamak denirse-
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder